Açılış Sayfam Yap   Sık Kullanılanlara Ekle   

   Anasayfa          Künye          Yazar Girişi         Sitene Ekle         Arşiv          Rss Listesi

PERGEL METAFORU
   
 

Mehmet Uçar ¬

Mehmet Uçar

 PERGEL METAFORU

PERGEL METAFORU
 Yazı Boyutu

 Tarih : 5.09.2014 - 09:23:09 


 ÇAĞRI: İlay-ı Kelimetullah uğrunda daha önce birkaç kez yaptığımız medeniyet inşa etme faaliyetimizi bir kere daha ve bu sefer kalıcı olarak gerçekleştirebilmek için pergelin açısını bu kez daha da büyütmeli; mümkünse tüm kâinatı kapsayacak şekilde 360 dereceye getirmeliyiz.


PERGEL METAFORU

İşe kendimizi tanımakla başlamalıyız; eğer başrol oyunculuğu bizi kesmiyor ve senaryo yazmaya talipsek cihanda. Millet ve onun her bir ferdi olarak kim olduğumuzun ayırtına varabilmek için tarihin derinliklerine bir seyr ü sefere mecburuz. Tarih sahnesinde Türk milleti olarak yapabildiklerimiz, bugün ve gelecekte yapacaklarımıza, yapabileceklerimize olan niyet, istek ve inancımızı arttırarak bizi moral cihetinden ziyadesiyle destekleyecektir. Yine yapmak isteyip de yapamadıklarımız ve yanlışlarımız bağlamında tarihin eleştirel okunması neticesinde varacağımız anlamlı sonuçlar da bize önümüzdeki yolu yürürken el feneri olacaktır. Dolayısıyla yola çıkmazdan evvel ilk ödevimiz muhakkak biz kimiz, sorusuna etraflıca cevaplar üretmek olmalı. Kim olduğumuz sorusuna sağlıklı bir yanıt aramadan çıkılacak her yol, ya kapalı ya da engelleriyle bizi ümitsizliğe düşürecek cinsten olacak ve bir heyecanla atılıverdiğimiz yolun sonunu getirmemize mani olacaktır.

Kabul etmek gerekir ki özellikle modernleşme sürecinde millet olarak değişimimizin yönü sürekli farklılık arz etti. Ya iki ayağımız sabit aynı yerde direniyor ya da iki ayamız da hareketli olduğundan sürekli savruluyoruz. Ortası olmadı bu durumun. Ne kafamızı devekuşu misali kuma gömüp kendi dışımızdaki dünyayı yok saymakla bir yere varabiliriz ne de geçmişimizden utanarak onu koparılıp atılması gereken bir habis ur gibi görerek. Mevlana’nın ‘pergel’ istiaresi ile anlattığı yöntemle, bir yandan bizi biz yapan değerlerimizle bünyemizi donatırken diğer yandan da gerek şimdiye kadar ortaya konmuş gerekse hâlihazırda farklı medeniyet havzalarında üretilmekte olan tüm bilgilerle kuşanmalıyız. Ne kendi ürettiğimiz bir bilgiyi başkalarından kıskanabiliriz ne de başka medeniyetlere mensup insanların ürettiği bir bilgiden kendimizi soyutlayabiliriz. İnsanlığın yaşadığı dünya, beslendiği toprak ve denizler, soluduğu hava, ısındığı ve aydınlandığı güneş nasıl ortaksa üretilen bilgi ve teknoloji de o derece miri malıdır. 

 Elan ülkemizin, bölgemizin ve insanlığın kronikleşen bir yığın sorunu var. Bu sorunlar yumağının üstesinden gelmenin tek yolu içinde yaşadığımız sorunlara dışarıdan ve yukarıdan bakabilmekten geçiyor. İçinde boğulduğumuz bumerang gibi devasa yutucu problemleri önce net teşhis etmeli; sonra da ya geleneksel bir yöntemle ya da daha evvel denemediğimiz yeni ve farklı bir yöntemle çözmeyi becermeliyiz. Bir yandan geleneğin temizlenerek sağlamlaştırılmasını gerçekleştirirken diğer yandan bilimsel çalışmalar için araştırma ve geliştirme faaliyetlerine ağırlık vermek durumundayız. Çünkü cerahati akıtılması zaruri bazı problemlerimizi ancak bilimsel yöntemleri kullanarak kesin çözüme bağlayabiliriz. Zamanın ruhunda geçerli olan ilim neyse bizim bundan uzak kalmamız düşünülemez.

Bugün tarih öğretiminde hamaset ve geçmişi yok sayma yaklaşımları terk edilerek hem kendi yaptığımız tarihin hem de insanlığın ortak tarihinin analitik bir okuması yapılmalı mutlaka. Zira insanlar değişse de zaman değişmez. Zaman değişse bile ilişkileri geliştirme yöntemleri değişmez. İlişkileri geliştirme yöntemleri değişse dahi zaafları, güçlü yanları, tevazuu ve ihtirasları ile insanoğlunun temeldeki vasıfları çok fazla değişmez. Bu yüzden yapılacak tahlilci, sebep-sonuç tarzını merkeze alan, objektif bir analiz bizim, sosyolojik zeminimize dair güçlü verilere sahip olmamıza yardımcı olacaktır. Bina inşaatlarında bile temel atmak için sağlam zemini buluncaya kadar nasıl kazı yapıyorsak bu bildik yöntemi medeniyet inşa etme serüvenimizin en başında muhakkak tercih etmek zorundayız.

Özetle oyun kurucu olmanın yolları nelerdir? Akıl sahibi olmak, büyük düşünmek, soğukkanlı olmak, eğitim felsefesinin merkezine mesuliyet duygusu yüksek insanlar yetiştirme idealinin yerleştirilmesi, uzun vadeli planlamalar yapabilmek, ekonomik gücün imkânlarının arttırılması, insan kaynağının yetiştirilmesinde ihtiyaçların merkeze alınması, tarihin gerçekçi bir okumaya tabi tutulması, bir ayağı kendi inanç ve kültüründe diğer ayağıyla tüm insanlığın ürettiği kültürel değerleri tanımada kompleksiz bir girişim, kurtarıcılardan kurtarılarak millette ekip ruhunun canlandırılması, yapılanlardan ziyade yapılacakları konuşmak ve nihayet her alanda karar süreçlerine katılımın arttırılması, mali saydamlık ile her türlü sonuçta hesap verebilirliğin sağlanması…   

v   ÇAĞRI: İlay-ı Kelimetullah uğrunda daha önce birkaç kez yaptığımız medeniyet inşa etme faaliyetimizi bir kere daha ve bu sefer kalıcı olarak gerçekleştirebilmek için pergelin açısını bu kez daha da büyütmeli; mümkünse tüm kâinatı kapsayacak şekilde 360 dereceye getirmeliyiz.  



Yazdır

Word'e Aktar

Yorum Ekle Tavsiye
 
1 2 3 4 5   Bu Yazıya Toplam 10 Puan Verildi
 Kaynak :  Mehmet Uçar

 Kategori  GÜNCEL

913 Kişi Tarafından Okundu.

Yorum ( 0 )   

Kayıtlı Yorum Bulunmuyor.

 

 Bu Yazara Ait Diğer Yazılar

 
 
 

 

 Reklam

 Duyuru

 Reklam

 Köşe Yazıları

Ramazan Yıldırım

Ramazan Yıldırım ¬
ÜLKEYİ GEREN BİR CUMHURBAŞKANI: TAYYİP ERDOĞAN

Asım Cezayirlioğlu

Asım Cezayirlioğlu ¬
TÜRKİYE'DE "KUTUPLAŞMA"

Mehmet Uçar

Mehmet Uçar ¬
SURİYE SINIRIMIZDA NE Mİ OLUYOR?

Mesut Koç

Mesut Koç ¬
TERÖR VE BÖLGENİN AKIBETİ
 
 Reklam

 Ziyaretçi İstatistikleri
   
 Online : 33
 Bugün : 533
 Dün : 2337
 Toplam : 2377564
 Ip No : 216.73.216.216
     

 Reklam

 Reklam

 Takvim

Aralık 2025

Pts Sal Çrş Prş Cum Cts Pzr
1 2 3 4 5 6 7
8 9 10 11 12 13 14
15 16 17 18 19 20 21
22 23 24 25 26 27 28
29 30 31
 

 Reklam

 
 Reklam

 Reklam

 Reklam

 Reklam

 Reklam

 Reklam

 Reklam

 Reklam

 Reklam

 Reklam






RESMİ İLAN |SİYASET |EĞİTİM |GÜNCEL |ASAYİŞ |TURİZM |KÜLTÜR-SANAT |SAĞLIK |EKONOMİ |SPOR | Gizlilik Politikası


 

   © Copyright - 2012- Fethiye Haber Merkezi - ANASAYFA - Tüm Hakları Saklıdır. 


Bu sitede

Çilem.Net Haber Yazılımı kullanılmaktadır.