Açılış Sayfam Yap   Sık Kullanılanlara Ekle   

   Anasayfa          Künye          Yazar Girişi         Sitene Ekle         Arşiv          Rss Listesi

BABACAN'I DİNLİYORUM GÖZLERİM KAPALI
   
 

Mehmet Uçar ¬

Mehmet Uçar

 BABACAN'I DİNLİYORUM GÖZLERİM KAPALI
 Yazı Boyutu

 Tarih : 8.06.2015 - 11:38:51 


Derken zihnimde çakan yoğun şimşeklerin ardından önümdeki kâğıda peşi sıra şu tespit cümleleri dökülüyor: Siyasetçiler, yaşayamadıklarını söylerler; söylemek istediklerini yaşarlarsa susarlar... Geride kalan fetret yıllarının sonunda hukukun önemini kavrayabilmek de küçümsenmeyecek bir kazanç; şimdiyse iş sadece gereğini yapmaya kalıyor. Ben, iflah olmaz bir ümitvarım...Haydi, rastgele! Aman birazcık cesaret lütfen!..


TEKLİF YAZILARI / MEHMET UÇAR

(mehmetucarcem@hotmail.com)
BABACAN'I DİNLİYORUM GÖZLERİM KAPALI

    Kim ne derse desin, farklı toplum kesimleri kadar rakip siyasi düşünce mensuplarınca da geçmiş AKP iktidarlarının en takdir edilen bakanının Başbakan Yardımcısı Sayın Ali BABACAN olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Onun geniş kitlelerce beğenilmesinin ana nedeni, icraatlarının yanı sıra eleştiriye açık olması ve kimi zaman da özeleştiri içeren gerçekçi konuşmalarıdır. Geleneksel Bâb-ı Ali Toplantıları'nda yaptığı konuşmada, bakınız neler söylüyor Sayın BABACAN: "Demokrasi, hemen yanı başında sağlam bir hukuk ile ancak ayakta durabilir. Yargı alanında ne kadar başarılı olursak demokrasimiz de o kadar güçlenecek. Yargı alanında ne kadar başarılı olursak demokrasimiz, ekonomimiz o kadar başarılı olacak. Eğer bu zayıf tablo devam ederse hem demokraside hem de ekonomide görmüş olduğumuz bu tabloyu bile mumla arar duruma geliriz. Su ve ekmek nasıl ihtiyaç ise hukuk da aynen öyle bir ihtiyaç."

       Geçenlerde düzenlenen geleneksel Bâb-ı Ali Toplantıları'na konuk olan Babacan, toplantıda yaptığı konuşmada, Türkiye'nin, dünyada baş gösteren 2008 krizinden hızla çıkmasının en önemli sebeplerinden birinin, bankaların bünyesinin sağlam oluşundan kaynaklandığını vurguluyor ve sözlerine "Aksi halde tek bir bankada dahi olabilecek bir zafiyet bütün sisteme bir gecede sirayet edebilir. Bir gece belli başlı bir banka takasında bir zafiyete uğrasın; ertesi günü bunun 10 bankaya, 15 bankaya anında etkilerini görürsün. Dolayısıyla, birbirleriyle kenetlenmiş tek bir bankanın dahi tüm sisteme zarar verebileceği bir yapıdır bankacılık." şeklinde devam ediyor.

    BABACAN, uyarılarını şöyle sürdürüyor: "Biz ekonomi alanında ne yaparsak yapalım; Türkiye için güzel şeyler yaptığımızı iddia edersek edelim; eğer Türkiye Cumhuriyeti'nin bir hukuk devleti olmasıyla ilgili ciddi soru işaretleri oluştuysa, bu başlı başına bir problem. Bu ekonomimiz açısından da problem, demokrasimizin işleyişi açısından da problem. Demokrasi, kuşkusuz yönetim şekillerinin en güzeli. Halkın kanaatlerinin, eğilimlerinin bir ülkenin nasıl yönetileceğine yansıdığı güzel bir yönetim modeli."

   Garip şairi Orhan VELİ gibi gözlerimizi kapatalım ve duraksamadan İstanbul yerine şiir gibi konuşan Sayın BABACAN'ı dinlemeye devam edelim isterseniz: "Demokrasi hemen yanı başında sağlam bir hukuk ile ancak ayakta durabilir. Eğer bir ülkede 'Demokrasi var, ancak hukuk konusunda sorunlar var' diyorsanız, işte o ülkede demokrasinin sıhhatli işlemesi bir süre sonra mümkün olmaz. Eğer kurallar açık değilse, kurallar şeffaf değilse, kurallara uymayanlar ile alakalı yaptırımlar yeterince güçlü değilse, eğer ülkenin yargısı iyi işlemiyorsa, burada demokrasi  zaafa uğrayabilir. Ekonomi üzerindeki etkilerini zaten  dünyamız, günlük işlerde gayet güzel bunu hissediyor. Eğer davalar çok uzun sürüyorsa, bilirkişilik müessesesi ile ilgili ciddi sıkıntılar oluştuysa, kararlar tutarlı değilse, alt mahkeme ile üst mahkeme birbirinden tamamen farklı sonuçlara varabiliyorsa, bu iş dünyası açısından ve tabii ki ekonomi açısından son derece sıkıntılı bir tablo oluşturur. Yargının, mutlaka ve mutlaka evrensel hukuk ilkeleri çerçevesinde, Anayasa, yasalar ve belki de daha önemlisi vicdan ile hareket etmesi gerekiyor."

        Sayın BABACAN, tespit ve önerilerini şu biçimde bitiriyor: "Yasaların bir dili var, bir de ruhu var. Onun için vicdan faktörü çok çok önemli. Biz evrensel hukuk normlarını baz alan bir sistem arzu ediyoruz. Anayasamızın kolay, anlaşılır, sade bir anayasa olmasını arzu ediyoruz. Yasalarımızın kısa, öz ve anlaşılır olmasını arzu ediyoruz. Bunun yanında, yargı sisteminin hem bağımsız hem tarafsız işlemesi gerektiğini söylüyoruz. Tabii kolay bir alan değil. Yargı alanında ne kadar başarılı olursak demokrasimiz o kadar güçlenecek. Yargı alanında ne kadar başarılı olursak ekonomimiz de o kadar başarılı olacak. Eğer bu zayıf tablo devam ederse de, hem demokraside hem de ekonomide görmüş olduğumuz bu tabloyu bile mumla arar duruma geliriz. Bu kadar önemli. Su ve ekmek nasıl ihtiyaç ise, eğer refah diyorsak, demokrasi diyorsak, hukuk da aynen öyle bir ihtiyaç. Ekmek, su gibi ihtiyaç."

     Orhan VELİ'ye teşekkür ederek BABACAN'ın tahlillerinden ayrılıp yeniden gözlerimi açıyorum. Sonra, Sayın BABACAN'ın bu sözleri söyleme gerekçesini anlayabilmek ve yerli yerine oturtabilmek adına muhafazakâr camianın ismini/şiirlerini ağızlarından düşürmeseler de kendisini ne kadar anladığı meçhul Üstad Sezai KARAKOÇ'un "Şairler yaşayamadıklarını yazarlar/Yazmak istediklerini yaşarlarsa, susarlar" mısralarının anlam derinliğinde dolanıp duruyorum. Ne iyi bir hukukçu ne başarılı bir siyasetçi ne de ağzına bakılan bir ekonomist olmadığımdan dar aklımla bu mısralardan bir uyarlama ve çıkış yolu arıyorum. Arıyorum aramasına; ama hukuk ve şiir arasında kısa sürede bir rabıta kurmak kolay olmuyor. Derken zihnimde çakan yoğun şimşeklerin ardından önümdeki kâğıda peşi sıra şu tespit cümleleri dökülüyor: Siyasetçiler, yaşayamadıklarını söylerler; söylemek istediklerini yaşarlarsa susarlar... Geride kalan fetret yıllarının sonunda hukukun önemini kavrayabilmek de küçümsenmeyecek bir kazanç; şimdiyse iş sadece gereğini yapmaya kalıyor. Ben, iflah olmaz bir ümitvarım...Haydi, rastgele! Aman birazcık cesaret lütfen!..




Yazdır

Word'e Aktar

Yorum Ekle Tavsiye
 
1 2 3 4 5   Bu Yazıya Toplam 5 Puan Verildi
 Kaynak :  Mehmet Uçar

 Kategori  GÜNCEL

1506 Kişi Tarafından Okundu.

Yorum ( 0 )   

Kayıtlı Yorum Bulunmuyor.

 

 Bu Yazara Ait Diğer Yazılar

 
 
 

 

 Reklam

 Duyuru

 Reklam

 Köşe Yazıları

Ramazan Yıldırım

Ramazan Yıldırım ¬
ÜLKEYİ GEREN BİR CUMHURBAŞKANI: TAYYİP ERDOĞAN

Asım Cezayirlioğlu

Asım Cezayirlioğlu ¬
TÜRKİYE'DE "KUTUPLAŞMA"

Mehmet Uçar

Mehmet Uçar ¬
SURİYE SINIRIMIZDA NE Mİ OLUYOR?

Mesut Koç

Mesut Koç ¬
TERÖR VE BÖLGENİN AKIBETİ
 
 Reklam

 Ziyaretçi İstatistikleri
   
 Online : 2
 Bugün : 137
 Dün : 586
 Toplam : 1966426
 Ip No : 18.116.8.110
     

 Reklam

 Reklam

 Takvim

Nisan 2024

Pts Sal Çrş Prş Cum Cts Pzr
1 2 3 4 5 6 7
8 9 10 11 12 13 14
15 16 17 18 19 20 21
22 23 24 25 26 27 28
29 30
 

 Reklam

 
 Reklam

 Reklam

 Reklam

 Reklam

 Reklam

 Reklam

 Reklam

 Reklam

 Reklam

 Reklam






RESMİ İLAN |SİYASET |EĞİTİM |GÜNCEL |ASAYİŞ |TURİZM |KÜLTÜR-SANAT |SAĞLIK |EKONOMİ |SPOR | Gizlilik Politikası


 

   © Copyright - 2012- Fethiye Haber Merkezi - ANASAYFA - Tüm Hakları Saklıdır. 


Bu sitede

Çilem.Net Haber Yazılımı kullanılmaktadır.