Açılış Sayfam Yap   Sık Kullanılanlara Ekle   

   Anasayfa          Künye          Yazar Girişi         Sitene Ekle         Arşiv          Rss Listesi

BATININ TÜRKİYE POLİTİKASI VE BİZ
   
 

Asım Cezayirlioğlu ¬

Asım Cezayirlioğlu

 BATININ TÜRKİYE POLİTİKASI VE BİZ

BATININ TÜRKİYE POLİTİKASI VE BİZ
 Yazı Boyutu

 Tarih : 20.10.2015 - 16:29:27 


Bizim en büyük günahımız çevremize şekil vermeye kalkmamız. En önemlisi ise o ülkelere ümit kaynağı olmamızdır. En büyük tehli-kede buydu. En önemli eksiğimiz ise tam güce kavuşmadan arı kovanına çomak sokmaya kalkmaktı. Şimdi yapılanlar ise bedel ödetme operasyonundan başka bir şey değil. Biz bunca karışıklığa rağmen ABD'nin PYD'ye verdiği silahları vururuz diyor. Amerika müttefikimiz ise bu sevdadan vazgeçsin diyoruz. Peki ABD dinler mi? Cevabı Arap baharı ile başlayıp devam eden Ortadoğu'nun son değişikliklerinde ABD'nin nasıl tavır aldığına bakmak lazım. Buradan ABD'nin dinleyip dinlemeyeceğini anlayabiliriz.


   

BATININ TÜRKİYE POLİTİKASI VE BİZ

      1990'nın başlarından itibaren Doğu ve batı bloğunun dengeleri değişti. İkinci dünya savaşı sonunda oluşan bu yapı bugün itibari ile farklı bir kulvara doğru yol almakta. Soğuk savaş döneminde ülkemiz batı bloğunda yer aldı. Beklenen nedir? Eğer siz bir ittifak içinde yer alıyorsanız her metre karesi eşit değerlendirilmesi gerekir. Gelişmeler bu anlayışın sadece yazıda kaldığını uygulamada ise farklı olduğunu yaşayarak gördük.
     Batı için Türkiye'nin NATO ittifakı içinde yer alması soğuk savaş döneminde önemliydi. Bizler her ne kadar bir ittifakın içinde yer almış olsak da, ülkelerin menfaatleri birbirleri ile çelişmekte. Batıya göre Türkiye'nin NATO üyesi olması tampon bölge olması anlamına gelmektedir. Bir anlamda ön karakol. Çevremizde meydana gelen olaylarla ilgili NATO'nun vermiş olduğu tepkiler hepimizin malumu. Bizden çok uygulamaları ile İsrail'i düşündüklerini belli etmekteler. Suriye konusunda ortaya konan tavır ise ittifaka yakışmayacak türden. Avrupa kendisine gelecek olan tehlikeyi Türk toprakları üzerinde durdurma derdinde. Bizler müttefikiz diyerek sırtımızı NATO'ya dayarsak bir defa daha kandırılmışlık duygusuna kapılacağız.
       Bugün Suriye krizi sebebiyle, bölgeyi dizayn etmede kolaylaştırmak amacıyla batının (tabi ki İsrail'in de) organizasyonu ile ortaya çıkarılan IŞİD,DEAŞ veya İD ne derseniz deyin görevini hakkıyla yerine getirmekte. İslam adına ekranlarda boy gösterenler, İslam ile uyuşmayacak ne kadar davranış varsa sergilemekten geri durmadılar. İslami batının gözünde bir kez daha yerle bir ederek bir sonraki hamlenin kolay hale gelmesine ön ayak oldular. Bu görüntüler sayesinde her türlü caniliği işleyen İslamcı! örgütün bertaraf edilmesinde rol alanları, meşru hale getirme operasyonunu zihinlere işlediler. Dün bizimle olduğunu ifade eden batı bugün terör örgütünün yan kolları ile işbirliği içine girdiler. Utanmasalar açık açık PKK seküler bir anlayışa sahip olduğu için IŞİD ile mücadelede kullanabiliriz diyecekler. Şimdilik PYD ile yetinmek zorundalar. Batının tarihini biliyor isek yarın bunu da yapacaklardır. Basamaklar çıkıldıkça yeni hamleleri gelecektir. Biz her defasında saf çocuk rolünde hareket ederek sürekli kandırılan! durumuna düşmekteyiz.
      Bölgemizdeki terör örgütleri batının hedef ve menfaatlerine hizmet etmekteler. Bunu sürdürdükleri sürece bir değere sahip olacaklar. Batı için işin nirengi noktası Kerkük petrolleridir. Özellikle ABD'de PKK"yı kendi menfaatlerine göre kullanmakta. Dün ortalarda gözükmeyen Almanya Avrupa'da liderliği eline geçirmesi ile birlikte, bu bölgede topuyla tüfeğiyle yer almakta. Değişen dünya ve Türkiye'nin etrafına bakışının değişmesi sebebiyle müttefiklik ilişkileri artık sorgulanmakta. Bu nedenle bizim ortaya koymuş olduğumuz politikalar sebebiyle er veya geç ABD ile ilişkilerimiz gerilecektir. Düne kadar ABD'nin arkasından gittiğimiz için stratejik müttefiktik. Bugün Amerika'ya rağmen bazı politikaları uygulamaya kalkmamız bu ülkenin üzerinin çizilmesine sebeptir. Dünya beşten büyüktür diyerek haykırdığımız adaletsizliğin faş edilmesini kabullenemeyenler bize bedel ödettirmeye kalkıyorlar. Demokrasiyi sadece kendileri için isteyenler başka ülkelerde ne olduğu hiç ilgilendirmemiş. Örneğin demokrasiyi katleden Mısır'ın diktatörünü hemen tanıyıvermişler. Kendilerine hizmet edecek insan buldukları zaman ülkenin nasıl yönetildiği önemli değildir.
      Bizim en büyük günahımız çevremize şekil vermeye kalkmamız. En önemlisi ise o ülkelere ümit kaynağı olmamızdır. En büyük tehlike de buydu. En önemli eksiğimiz ise tam güce kavuşmadan arı kovanına çomak sokmaya kalkmaktı. Şimdi yapılanlar ise bedel ödetme operasyonundan başka bir şey değil. Biz bunca karışıklığa rağmen ABD'nin PYD'ye verdiği silahları vururuz diyor. Amerika müttefikimiz ise bu sevdadan vazgeçsin diyoruz.  Peki ABD dinler mi? Cevabı Arap baharı ile başlayıp devam eden Ortadoğu'nun son değişikliklerinde ABD'nin nasıl tavır aldığına bakmak lazım. Buradan ABD'nin dinleyip dinlemeyeceğini anlayabiliriz.
        Batı  burnumuzun dibinde enerji kaygısı sebebiyle at koşturmaya başlamasıyla birlikte, Rusya daha fazla sessiz kalamadı. Özellikle Suriye krizi konusunda taraflardan biri oluverdi. Rusya Akdeniz'de kendi varlığını hissettirmek için bu hamlesini yaparken güvenlik kaygısı sebebiyle taraflardan biri olarak ortaya çıktı.
Bizim için birinci sırada güvenliğimiz gelmekte. Bugüne kadar bu ülkenin yol almasını engellemek için PKK terörünü başımıza musallat edenler bugün IŞİD'i ortaya çıkararak hedeflerine doğru adım adım ilerlemekteler. Bizler burnumuzun dibini göremezken, burada çıkarları olan devletler ise ufka bakarak yol almaktalar. Yarın elimizin bağlanmasını istemiyorsak kuzeyimizde Akdeniz'e kadar boydan boya yeni bir devletçiğin ortaya çıkmasına engel olmak gerekir. Bununla bağlantılı  enerji koridorunu başkasına kaptırmamak için çaba göstermemiz gerekir.
      Sevgili dostlar etrafımızdaki onca karışıklığa rağmen içerde parçalanmış olan siyasi yapı ile bunları başarabilir miyiz? Bekleyip göreceğiz. Milli sorunlarda ya tek yumruk olacağız. Ya da basit siyasi çıkarlar uğruna birbirimizi yemeye devam edeceğiz. Sonra da her defasında neden böyleyiz diye hayıflanmaya devam edeceğiz. İşte o zaman atı alan Üsküdar'ı geçmiş olacak.
asimcezayirlioglu@hotmail.com




Yazdır

Word'e Aktar

Yorum Ekle Tavsiye
 
1 2 3 4 5   Puan Yok  
 Kaynak :  Asım Cezayirlioğlu

 Kategori  GÜNCEL

2508 Kişi Tarafından Okundu.

Yorum ( 0 )   

Kayıtlı Yorum Bulunmuyor.

 

 Bu Yazara Ait Diğer Yazılar

 
 
 

 

 Reklam

 Duyuru

 Reklam

 Köşe Yazıları

Ramazan Yıldırım

Ramazan Yıldırım ¬
ÜLKEYİ GEREN BİR CUMHURBAŞKANI: TAYYİP ERDOĞAN

Asım Cezayirlioğlu

Asım Cezayirlioğlu ¬
TÜRKİYE'DE "KUTUPLAŞMA"

Mehmet Uçar

Mehmet Uçar ¬
SURİYE SINIRIMIZDA NE Mİ OLUYOR?

Mesut Koç

Mesut Koç ¬
TERÖR VE BÖLGENİN AKIBETİ
 
 Reklam

 Ziyaretçi İstatistikleri
   
 Online : 4
 Bugün : 376
 Dün : 623
 Toplam : 1951781
 Ip No : 3.91.249.156
     

 Reklam

 Reklam

 Takvim

Mart 2024

Pts Sal Çrş Prş Cum Cts Pzr
1 2 3
4 5 6 7 8 9 10
11 12 13 14 15 16 17
18 19 20 21 22 23 24
25 26 27 28 29 30 31
 

 Reklam

 
 Reklam

 Reklam

 Reklam

 Reklam

 Reklam

 Reklam

 Reklam

 Reklam

 Reklam

 Reklam






RESMİ İLAN |SİYASET |EĞİTİM |GÜNCEL |ASAYİŞ |TURİZM |KÜLTÜR-SANAT |SAĞLIK |EKONOMİ |SPOR | Gizlilik Politikası


 

   © Copyright - 2012- Fethiye Haber Merkezi - ANASAYFA - Tüm Hakları Saklıdır. 


Bu sitede

Çilem.Net Haber Yazılımı kullanılmaktadır.