|
|
|
|
|
|
|
|
BAĞIMSIZ DEMOKRATLAR! |
|
|
|
Tarih : 27.11.2015 - 10:13:17 |
|
|
6-8 Ekim ayaklanma çağrısı ile 52 vatandaşımızın hayatını kaybettiği bir dönemde güvenlik güçlerini hedef alan bağımsız demokratlar, bu ölümlerin müsebbibi olan barışsever siyasetçimize toz kondurmazlarken ölen insanlarımız vicdanlarında hareketlenme meydana getirdi mi dersiniz? |
|
|
|
Türkiye Cumhuriyeti kimliğini taşıyan
şahsiyetlerin Türkiye'nin içinden geçmiş olduğu süreçte nasıl bir tepki
verdiklerine iyi bakmak lazım. Gezi olayları sebebiyle CNN'in 9 saat canlı
yayın yapmasını habercilik olarak değerlendirenlerin, Almanya'da meydana gelen
olaylarda yayın yasağının uygulanmasını
aklına getirmeyen "bağımsız demokratlar" hangi akla hizmetle bunu
yapmışlardır.
Ankara'da bombalı saldırı düzenlendiği zaman
bunu iktidarın bir operasyonu olarak görenler, daha fazla oy uğruna
bombalamadan bahsedenler, Fransa'daki saldırı için iktidarı suçlamayı
akıllarına bile getirmediler. Kendi ülkesine operasyon çekilmesine ses
çıkarmayan, hatta destek veren, bunu da aymazlık derecesinde dillendiren, bu
ülkenin zenginliklerini sadece kendisine münhasır gören aç gözlülerin
ideolojileri uğruna her şeyi yapacakları gün gibi aşikardır.
Demokrasinin gereği olarak gerçekleştirilen seçimleri ve sonucunda
ortaya çıkan halk iradesini hazmedemeyen entelektüeller! bilimle iştigal etmiş, topluma yön verme
iddiasında olan Profesörlerimiz halkın
vermiş olduğu oyu beğenmeyerek "cahil halka" oy kullandırılmaması
gerektiğini dillendirerek demokratik anlayışını ortaya koymakta.
Seçimler öncesinde bol keseden
vaatlerde bulunarak toplumdan oy alma derdine düşenler vardı. Bu süreçte sosyal
politikalara dair açıklamalar yaparak toplumun ekonomik olarak düşük
kesimlerinde karşılık bulma derdi içinde olanlar, topluma olabildiğince şirin
görünme derdine düştüler. Bir taraftan da demokrasi istiyorsanız işte biz
demokratız numaraları çektiler. Bu politikalardan bahsedenler sıra Suriye
krizine geldiği zaman oradaki insanlık dramını görmezden geldiler. Hatta tek
dayanakları olarak görüp Türkiye'ye göç eden milyonlarca Suriyeli
kardeşlerimizi geri göndermekle tehdit ettiler. Biz biliyoruz ki sosyal
politikaların özünde vicdan sahibi olmak vardır. Zor durumda olan bir başka
insanı görmezden gelip bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın diyen zihniyetin
bu topluma verebilecek olduğu bir şey var mıdır? Neme lazımcı anlayışa sahip olanlar
hangi sosyal politikalardan bahsedebilirler. Ya da inandırıcı olma ihtimalleri
var mıdır?
Cici demokrat rolüne büründürülmüş
sazlı sözlü görüntülerle millete yutturmaya çalıştığımız insanların normal
zamanlarda, özellikle teröristlere karşı nasıl tavır içinde olduğunu
duymayanımız mı kaldı. Birlik ve beraberlikten bahsedeceğimize dağdaki
teröristlerle fotoğraf çektirerek biz buradayız diyen bizim bağımsız
demokratlar bu ülkeye ne kazandırabilirler.
Kaçak saray diyerek ortalığı
velveleye verenlerin asıl amaçları Cumhurbaşkanlığı Külliyesinin kaçak olması
mıdır? Yoksa buradan hareketle bir gedik açabilir miyiz derdindeler midir? Ya
da amaçları bize ağacı gösterip ormanı görmemizi mi engellemektir. Bu kadar
bağıran insanın kendi özel malikaneleri olmasına rağmen, özel hizmetçilerle
hayatlarını devam ettirmelerine rağmen, bu tavırları milletin hayrına mıdır?
Türkiye'yi IŞİD terör örgütüne
destek veriyor diyerek akılları sıra Lahey Adalet Divanında yargılatmayı
düşünenler ve onlarla beraber olan bizim ağzı laf yapan bağımsız
demokratlarımız PKK terörü ile ilgili oturaklı bir laf etmekten neden imtina
ederler. Bu ülkenin kalkınmasının önündeki en büyük engel olan dış destekli
taşeron örgütün bu ülkeye verdiği zararı görmezden gelenler, Ak Partinin
iktidardan gitmesi için şeytanla bile
işbirliği yapmayı mubah görüyorlar. Pervasızca "gezi olaylarına PKK destek
verseydi hükümet devrilmişti" diyerek kirli ilişkilerini faş
ediveriyorlar.
6-8 Ekim ayaklanma çağrısı ile 52
vatandaşımızın hayatını kaybettiği bir dönemde güvenlik güçlerini hedef alan
bağımsız demokratlar, bu ölümlerin müsebbibi olan barışsever siyasetçimize toz
kondurmazlarken ölen insanlarımız vicdanlarında hareketlenme meydana getirdi mi
dersiniz?
Dün IMF ile anlaşma yapmazsak
mahvoluruz diyerek feryat figan edenler, gelmiş olduğumuz noktada hangi acılara
duçar olmuşlardır. Yıllarca ekonomimize
yön veren IMF'nin politikaları bu ülkenin hayrına mı olmuştur. Yoksa bu yolla
ülkenin zenginlikleri birilerine peşkeş mi çekilmiştir. Türkiye'nin bağımsız
hareket edebilmesinin temelinde ekonomi yatmasına rağmen, bu alanda atılan
adımlar bizim zenginlerimizi neden rahatsız eder.
2012 yılında Suriye'de Lazkiye
açıklarında keşif uçağımız düşürüldüğü zaman fırsat bekleyenler neden tepki
vermiyoruz diyerek ortalığı ayağa kaldırmışlardı. O zaman değişen angajman
kuralları gereği bugün Rus savaş uçağının düşürülmesinin yanlış olduğunu
anlatmaya kalkan bağımsız demokratlara!
biz ne kadar güvenmeliyiz.
Sevgili dostlar bu ülkede bağımsız
olarak yaşamak istiyor istek ilk önce zihinsel bir devrime ihtiyacımız var.
Yıllarını bu ülkeye muhalefet ederek geçirmiş insanlardan bir beklentimiz de
yok. Her şeye rağmen bu ülkenin birliği, dirliği, bağımsızlığı ve daha müreffeh
bir ülke olması için kim çalışırsa millet olarak orada durmak asli görevimiz
olmalı.
asimcezayirlioglu@hotmail.com
|
|
|
|
|
|
 |
1285 Kişi Tarafından Okundu. |
|
Yorum ( 0 )
|
|
|
|
|
Kayıtlı Yorum Bulunmuyor. |
|
|
|
|
Bu Yazara Ait Diğer Yazılar |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
 |
Ziyaretçi İstatistikleri |
|
|
|
|
|
|
Online |
: |
9 |
|
Bugün |
: |
492 |
|
Dün |
: |
1638 |
|
Toplam |
: |
2363574 |
|
Ip No |
: |
216.73.216.151 |
|
|
|
|
|
 |
|
|
|
|
|
|
)
TÜRKİYE'DE "KUTUPLAŞMA"
