Açılış Sayfam Yap   Sık Kullanılanlara Ekle   

   Anasayfa          Künye          Yazar Girişi         Sitene Ekle         Arşiv          Rss Listesi

HENDEKLER, ÇÖZÜM SÜRECİ VE PLANLAR
   
 

Asım Cezayirlioğlu ¬

Asım Cezayirlioğlu

 HENDEKLER, ÇÖZÜM SÜRECİ VE PLANLAR

HENDEKLER, ÇÖZÜM SÜRECİ VE PLANLAR
 Yazı Boyutu

 Tarih : 29.12.2015 - 10:13:27 


Bizim için açmaz olan durum şudur. Bölgemizde düzen kurucu bir güç olmak için çaba sarf ederken içeride kendi güvenliğimizi sağlama imkanına tam olarak sahip değiliz. Siyaseten ülkenin birliği için ortak tavır alma becerisini gösteremedik. Sadece içeride değil aynı zamanda dışarıdan yani PKK ve IŞİD'den gelecek olan terör faaliyetlerini de tam olarak bertaraf edebilmiş değiliz. Bu şartlar altında gücümüzün çok ötesindeki hedefleri gerçekleştirmek için yapmış olduğumuz girişimler bizi etrafımızla kavgalı hale getirmekte


     

HENDEKLER, ÇÖZÜM SÜRECİ VE PLANLAR

     Gecen hafta yazımızda Güneydoğu da ortaya çıkan görüntülerin  Irak ve Suriye krizinden ayrı düşünülemeyeceğini belirtmiştik. PKK terörü ve destekçileri Güneydoğuyu savaş alanına çevirmiş gözüküyor. Sokakları hendeklerle kapatılmış  bir yerde  çözüm sürecinden bahsedilebilir mi? Bu şartlarda çözüm sürecinden bahsedilmesi akıl karı değil. Terör örgütünün şehirleri yaşanmaz hale  getirdiği bir ortamda silahsız çözümden bahsetmek neredeyse imkansız. Bunun en önemli sebebi ise "çözüm süreci"  aşamasında devletin göstermiş olduğu müsamahanın PKK ve HDP tarafından yanlış anlaşılması yatmakta.
      Bunu fırsata çeviren dış güçler ise PKK'nın terör eylemlerini bir üst seviyeye taşıdı.  PKK'ya konsept değiştiren üç grup ülke var. Bunlardan birincisi İran ve Rusya. İkincisi İsrail ve ABD. Üçüncüsü ise Avrupa ülkelerinin bazıları. En başta Almanya, Fransa ve İngiltere. Güneydoğu'da savaş bu kadar açıktan yürütüldüğüne göre bunu bir adım daha ileri götüreceklerdir. Irak ve Suriye iç savaşını fırsat bilip Ortadoğu'yu dizayn etme derdine düşenler Türkiye'ye de rol biçtiler. Bu rol PKK terörünün konsept değiştirmesi sebebiyle yeniden PKK ile mücadele rolü. Şu anda denenen şehir savaşları.  Küresel güç mücadelesi veren ülkelerin bu bölgedeki en önemli rakipleri kuşkusuz Türkiye. 
      Ortadoğu'daki terör örgütlerini taşeron olarak  kullanan ülkeler bu süreci başarı ile atlatmazlarsa -ki öyle görünüyor- HDP üzerinden bir hamle daha deneyeceklerdir. Amaçları HDP'ye Meclis'i terk etmelerini sağlamak olacaktır. Buradaki mesaj ise tamamen Kürt vatandaşlarımız için. Bakın Türkiye Cumhuriyeti sizin varlığımızdan rahatsız diyeceklerdir. Amaç Kürt halkının ayaklanmasını sağlamak. Peki bunu başarırlar mı? Şu andaki görüntüler sebebiyle bu aşamayı zaten kaybettiler. Burada püf nokta ise Güneydoğu'da hendek kazılan ilçelerde operasyonların süresi. Operasyonlar kısa sürede bitirilemez ise halkın sabrı taşabilir. PKK'nın baskısı san bıkan halk sokağa çıkma yasağının uzaması ile birlikte devlete karşı da soğuyabilir. İşte o zaman  psikolojik üstünlük PKK'nın eline geçmiş olur.
     Zihnilerimize kazınmaya çalışılan öz yönetim (özerklik) talepleri bahane edilerek gözlerimize sokulan hendeklerle hedeflenen başka bir şey olsa gerek. Demokratik talep olduğun iddia ettikleri özerklik bu şekilde mi elde edilecek. Hem Kürtlerin temsilcisi olduğunu iddia edeceksin, hem de Kürt vatandaşlara hayatı zehir edeceksin. Burada şu tespiti yapmadan geçmeyelim. 7 Haziran seçimleri hariç, Kürtlerin temsilcisi ağırlıklı olarak Ak Parti. Hendek siyaseti izleyen HDP'nin Türkiye'de karşılık bulması zor bir ihtimaldir. Zira YPG'ye destek olan Rusya içerden kendisine yeni bir destekçi buldu. Düne kadar sırtını YPG'ye dayandıklarını belirten Selahattin Demirtaş'ın Rusya'nın yanında yer alması hem şaşırtıcı, hem de değil. Şaşırtıcı değil zira HDP talimatları Kandil'den aldığı için beklenilen bir davranışı sergilemekte. Şaşırtıcı olan ise bir ülkede alenen bir siyasetçinin kendi ülkesi aleyhine faaliyette bulunmasına hiçbir ülke müsaade etmez.
      Bizim için açmaz olan durum şudur. Bölgemizde düzen kurucu bir güç olmak için çaba sarf ederken içeride kendi güvenliğimizi sağlama imkanına tam olarak sahip değiliz. Siyaseten ülkenin birliği için ortak tavır alma becerisini gösteremedik. Sadece içeride değil aynı zamanda dışarıdan yani PKK ve IŞİD'den gelecek olan terör faaliyetlerini de tam olarak bertaraf edebilmiş değiliz. Bu şartlar altında gücümüzün çok ötesindeki hedefleri gerçekleştirmek için yapmış olduğumuz girişimler bizi etrafımızla kavgalı hale getirmekte. Tarihsel gücümüz ile bugünkü gücümüz birbirleri ile örtüşmediği için Ortadoğu'da meydana gelen olaylara vermiş olduğumuz tepki tam hedefine ulaşmamakta.
       Demirtaş "Kürdistan kocaman bir coğrafyadır. Kim nerede yaşayacaksa karar verecektir. Diğerleri de buna saygı duyacaktır" diyor. Aslında söylediği şey basit. Irak Suriye ve Türkiye'nin de bir parçasını dahil ederek Kürdistan'ı tarif ediyor. Bu ülkede yaşamayı  zul addeden varsa elbette başka yere gidebilir. Ancak gerçek ortadayken her açıklaması duygusal kopuşa neden olan Demirtaş ısrarla bu söylemlerine devam ediyor.
       Sevgili dostlar ateş çemberinin içindeki Türkiye'nin bugünlere gelmesi bir mucizedir. Hükümet çözüm sürecinde gösterdiği müsamahanın neticesinde nasıl ihanete uğradığını geç de olsa anladığı için  terörü şehirlere taşıyan PKK ile mücadeleyi katı bir disiplin içinde götürüyor. Bu müsamaha ülkeye bedel de ödetecek. Ancak bundan dönüş yok. Temennimiz bu mücadele verilirken sahada silahlı destek verenlerin temizlendiği gibi, alenen destek veren siyasetçilere de bir bedel ödettirilmeli. Aksi takdirde toplumda ümitsizlik ortaya çıkacak.                                                  asimcezayirlioglu@hotmail.com                                       




Yazdır

Word'e Aktar

Yorum Ekle Tavsiye
 
1 2 3 4 5   Puan Yok  
 Kaynak :  Asım Cezayirlioğlu

 Kategori  GÜNCEL

1296 Kişi Tarafından Okundu.

Yorum ( 1 )   

 SERKAN ÇULHA

29.12.2015 13:38:10 

  AH BE GARDAŞIM

Cevapla


Uzun zaman sonra yine ben bu söylediklerini kısa bir süre önce söyleyenleri hain analar ağlasın istiyorlar diyerek suçlamıyor muydunuz şimdi ne değişti sürekli kandırılan bir devletin yöneticilerine de düşen görevler var bunları söylemeye cesaret edemiyorsun galiba neden acaba:-))))


İp Adresi Kayıtlı   

Sayfa  

 Bu Yazara Ait Diğer Yazılar

 
 
 

 

 Reklam

 Duyuru

 Reklam

 Köşe Yazıları

Ramazan Yıldırım

Ramazan Yıldırım ¬
ÜLKEYİ GEREN BİR CUMHURBAŞKANI: TAYYİP ERDOĞAN

Asım Cezayirlioğlu

Asım Cezayirlioğlu ¬
TÜRKİYE'DE "KUTUPLAŞMA"

Mehmet Uçar

Mehmet Uçar ¬
SURİYE SINIRIMIZDA NE Mİ OLUYOR?

Mesut Koç

Mesut Koç ¬
TERÖR VE BÖLGENİN AKIBETİ
 
 Reklam

 Ziyaretçi İstatistikleri
   
 Online : 3
 Bugün : 280
 Dün : 673
 Toplam : 1968455
 Ip No : 18.118.150.80
     

 Reklam

 Reklam

 Takvim

Nisan 2024

Pts Sal Çrş Prş Cum Cts Pzr
1 2 3 4 5 6 7
8 9 10 11 12 13 14
15 16 17 18 19 20 21
22 23 24 25 26 27 28
29 30
 

 Reklam

 
 Reklam

 Reklam

 Reklam

 Reklam

 Reklam

 Reklam

 Reklam

 Reklam

 Reklam

 Reklam






RESMİ İLAN |SİYASET |EĞİTİM |GÜNCEL |ASAYİŞ |TURİZM |KÜLTÜR-SANAT |SAĞLIK |EKONOMİ |SPOR | Gizlilik Politikası


 

   © Copyright - 2012- Fethiye Haber Merkezi - ANASAYFA - Tüm Hakları Saklıdır. 


Bu sitede

Çilem.Net Haber Yazılımı kullanılmaktadır.